15 senedir aktif olarak internet kullanan biriyim. internetin çok kahrını çektim, halihazırda çekmeye de devam ediyorum. işin pis tarafı bu kahır, her geçen gün giderek artan bir şekilde büyüyor, ortam pisleşiyor.
aradığım makaleyi, dinlemek istediğim mp3’ü, seyretmek istediğim bir filmi bu “lanet” ortamda bulmak için köpek gibi çırpındım. tam buldum dedim, tıkladığım site sayesinde bilgisayarım çöktü. başka sitelere de girdim; fakat buralarda da reklam bombardımanı sayesinde aradığım şeyin yerini bulamadım ve pek tabi ki ana avrat söverek çıktım.
kimse kusura bakmasın, hak edene söverim ben…
her şeyin suyu çıktı.
insanlar yazmış oldukları yazılardan para kazanmak isteyebilir, bunda yanlış bir şey yok. sitelerine reklamda alabilirler. bunun nesi yanlış olsun ? ama ahlaki sınırları zorlamadan, siteye giren ziyaretçileri sinirlendirmeden, ana avrat sövdürmeden olur bu işler.
acil tadında aradığımız bir “şey” var ve zamanla
konuyla, mevzuyla, makaleyle, anlatımla, bilgiyle, yorumla; kısacası hiç bir b.kla alakası olmayıp insanları “sitelerine” çekmek için türlü fırıldaklar çeviren sahte web sayfaları var… hadi bu Allahsızları geçtim ! mesela şu gazetelerin web sayfalarına yani haberleri sunuş biçimlerine ne demeli ? girip baksanıza ?! ufacık bir yazı ama insanı deli eden 10’larca reklam. insan utanır lan ! aç köpek gibisiniz… ya attıkları şu başlıklar: bunu yapan yandı, şu diyen yanacak, taleplere yetişemiyor, böyle yapan köşeyi döndü, o kişiye piyango vurdu. vesaire vesaire… tıklamaya yönelik, merak hissinizi dürtecek yazılar; içeriğinde tabi ki bir halt yok.
neyse…
ben deniz, temiz internet savunucusu bir insan olduğum için hayata dair tecrübelerimi, bildiklerimi, işimle ilgili deneyimlerimi buraya “temiz bir şekilde” aktarmayı düşünüyorum; belki birileri ihtiyaç duyar, yazdıklarımızdan faydalanır.